Avsnitt
-
Pozitif Psikoloji Koçluğu Eğitimi Almanın Bireylere, Psikologlara, Yaşam Koçlarına, Aile Evlilik Çift Terapistlerine, Öğretmenlere ve Kişisel Gelişimle İlgilenenlere Faydaları Nelerdir?
Öncelikle "Pozitif Psikoloji Koçluğu Nedir?" sorusunun cevabını bilmek gerekiyor:
Pozitif Psikoloji Koçluğu, bireylerin güçlü yanlarını, pozitif duygularını, mutluluk ve iyi oluş hallerini keşfetmelerine ve geliştirmelerine yardımcı olan psikolojik temelli bir koçluk yaklaşımıdır.
Pozitif psikoloji ilkelerini temel alır ve insanların potansiyellerini ortaya çıkarmalarına odaklanır.
Pozitif Psikoloji Koçluğu Eğitimi Almanın Bireyler ve Uzmanlar için Faydaları Nelerdir?
Bireyler için:
• Güçlü yanlarını tanıma ve geliştirmeye,
• Mutluluk, yaşam doyumu ve iyi oluş hallerini artırmaya,
• Stresle daha etkili başa çıkma çıkmaya,
• Daha anlamlı ve amaç odaklı bir yaşam sürmeye fayda sağlar.
Psikologlar için:
• Danışanların pozitif yönlerini keşfetmelerine yardımcı olmaya,
• Tedavi yaklaşımlarını olumlu psikoloji prensipleriyle zenginleştirmeye,
• Danışanların kişisel ve mesleki gelişimlerine daha kapsamlı destek vermeye fayda sağlar.
Yaşam Koçları, Aile/Evlilik/Çift Terapistleri için:
• Danışanlarının güçlü yanlarını ortaya çıkarmaya,
• Danışanların iyi oluş hallerini, umutlarını ve motivasyonlarını artırmaya,
• Danışanların kişisel gelişimlerine daha etkin destek sağlar.
Öğretmenler için:
• Öğrencilerin pozitif özelliklerini keşfetme ve geliştirmeye,
• Öğrencilerin akademik, sosyal ve duygusal gelişimlerini desteklemeye,
• Sınıf iklimini ve öğrenme motivasyonunu güçlendirmeye katkı sağlar.
Kişisel Gelişimle İlgilenenlerde:
• Kendilerini daha iyi tanıma ve güçlü yanlarını geliştirmeye,
• Psikolojik iyi oluş hallerini artırmaya,
• Daha etkili ve anlamlı bir yaşam sürmeye katkı sağlar.
Sonuç olarak, Pozitif Psikoloji Koçluğu Eğitimi alan bireyler, psikologlar, koçlar, psikoterapistler ve öğretmenler, müşteri/danışan/öğrenci odaklı, güçlendirici, onarıcı ve yapıcı bir yaklaşım elde ederler.
Hangi Pozitif Psikoloji Teknikleri Koçluk sürecinde en etkili olur?
Pozitif psikoloji koçluğunda en etkili olabilen başlıca teknikler şunlardır:
Güçlü Yanların Keşfedilmesi: Danışanların sahip oldukları değerler, yetenekler, ilgi alanları gibi pozitif özelliklerinin farkına varmaları sağlanır. Bu, onların öz-yeterlilik duygusunu ve motivasyonunu artırır.
Minnettarlık Pratiği: Danışanların günlük olarak minnettarlık duydukları şeyleri yazmaları istenir. Bu, pozitif duygular ve iyi oluş halini destekler.
Anlam ve Amaç Çalışması: Danışanların yaşamlarına anlam ve amaç katacak değerler, hedefler ve projeler üzerinde çalışılır. Bu, onların psikolojik iyi oluşlarını yükseltir.
İyimserlik Eğitimi:Olumsuz olayları ve düşünceleri yeniden çerçeveleme, alternatif açıklama biçimleri bulma gibi yöntemlerle, Danışanların iyimser bir bakış açısı geliştirmeleri sağlanır.
Akış Deneyimi: Danışanların kendilerini tamamen meşgul eden, meydan okuyucu ancak becerileriyle orantılı aktiviteler yapmaları teşvik edilir. Bu, onların zindelik, konsantrasyon ve mutluluk düzeylerini artırır.
Olumlu Duygu Pekiştirme: Danışanların olumlu duygularını, deneyimlerini ve başarılarını fark etmeleri ve güçlendirmeleri sağlanır. Bu, psikolojik iyi oluşlarını artırır.
Değer Temelli Eylem Planları: Danışanların değerleriyle uyumlu hedefler belirlemeleri ve bu hedeflere yönelik adımlar atmaları desteklenir. Bu, onlara anlam ve amaç duygusu kazandırır.
Bu teknikler, “Pozitif Psikoloji Koçluğu Eğitimleri”ne katılanların kendi ve partnerinin güçlü yanlarını keşfetmelerine, olumlu duygular geliştirmelerine ve yaşamlarındaki anlam ve amaçları ortaya çıkarmalarına yardımcı olur. Sorularınız için bana iletişim kanallarından, sosyal medyadan ulaşabilirsiniz.
Kaynaklar Psikolog Pedagog Ekrem Çulfa
-
"Smoking Addiction" delves into the intricate web of causes behind cigarette addiction through the lens of various psychological theories. This comprehensive guide explores the underlying factors that contribute to the development and maintenance of smoking habits, shedding light on the complex interplay of biological, psychological, and social influences. Drawing on a wealth of research and expert insights, this book uncovers the mechanisms that drive individuals towards nicotine dependence. From examining how genetics and brain chemistry play a role in addiction to exploring the impact of environmental triggers and social pressures, "Smoking Addiction" offers a nuanced understanding of why breaking free from smoking can be so challenging. But this book goes beyond mere analysis; it equips readers with practical coping strategies to combat cigarette cravings and navigate the journey towards quitting successfully. By integrating evidence-based approaches such as cognitive-behavioral techniques, mindfulness practices, and stress management tools, readers are empowered to take control of their addiction and pave a path towards a smoke-free life. Moreover, "Smoking Addiction" delves into the realm of psychotherapies and hypnotherapies as effective interventions for addressing smoking behaviors. Readers will gain insights into how these therapeutic modalities can help reframe negative thought patterns, address underlying emotional issues, and cultivate healthier coping mechanisms to overcome addiction. Furthermore, this book explores other professional methods that have shown promise in supporting individuals on their quit-smoking journey. From pharmacological interventions to alternative therapies like acupuncture and yoga, readers are presented with a diverse array of options to tailor their approach to quitting based on individual preferences and needs. Whether you're someone struggling with nicotine dependence or a healthcare professional seeking deeper insights into smoking cessation strategies, "Smoking Addiction" serves as a valuable resource brimming with evidence-based information and practical guidance. By unraveling the complexities of cigarette addiction and offering a roadmap towards recovery, this book aims to empower readers to reclaim control over their health and well-being. In essence, "Smoking Addiction" is not just a book; it's a beacon of hope for those grappling with the grips of nicotine addiction. Through its blend of scientific knowledge, therapeutic insights, and actionable advice, this book stands as a testament to resilience, transformation, and the power of reclaiming one's autonomy from the clutches of addiction.
-
Saknas det avsnitt?
-
Zihnini Sessizleştirme Yöntemleri Nelerdir?
Zihnini sessizleştirmek, zihinsel gürültüyü azaltmak, iç huzur ve odaklanmayı artırmak için kullanılan bir dizi yöntem bulunmaktadır.
İşte zihnini sessizleştirme yöntemlerinden bazıları:
Meditasyon: Meditasyon, zihni sessizleştirmenin en etkili yöntemlerinden biridir. Farkındalığı artırmak, dinginlik ve iç huzur elde etmek için çeşitli meditasyon teknikleri kullanılabilir. Odaklanma meditasyonu, nefes farkındalığı meditasyonu, mantra meditasyonu ve görselleştirme meditasyonu gibi farklı meditasyon yöntemlerini deneyebilirsiniz.
Derin Nefes Almak: Derin nefes almak, sakinleşmeye ve zihni sakinleştirmeye yardımcı olabilir. Yavaş ve derin nefes alarak vücudunuzu rahatlatır ve zihinsel gerginliği azaltabilirsiniz. Nefesinizi derinlemesine hissetmek ve dikkatinizi sadece nefesinize yoğunlaştırmak, zihni sessizleştirmede etkili olabilir.
Doğa Yürüyüşleri: Doğa yürüyüşleri, zihni sessizleştirmek ve stresten arınmak için etkili bir yöntemdir. Doğal ortamlarda yürüyüş yapmak, doğanın seslerini dinlemek ve doğal güzelliklere odaklanmak, zihni sakinleştirme ve rahatlama sağlayabilir.
Görselleştirme ve Hayal Gücü: Zihnini sessizleştirmenin bir başka yolu, görselleştirme ve hayal gücünden faydalanmaktır. Gözlerinizi kapatıp sakin bir ortamda hayal gücünüzü kullanarak huzur verici bir manzara, deniz dalgaları veya doğa sesleri gibi görselleri canlandırabilirsiniz.
Yoga ve Tai Chi: Yoga ve Tai Chi gibi bedensel uygulamalar, zihni sessizleştirmeye yardımcı olabilir. Bu pratikler, zihin ve beden arasındaki dengeyi sağlamak, stresi azaltmak ve iç huzuru artırmak için kullanılır.
Günlük Tutma: Zihni sessizleştirmenin bir diğer yolu, düşünceleri ve duyguları ifade etmek için günlük tutmaktır. Düşüncelerinizi yazılı olarak ifade etmek, zihni rahatlatır ve içsel farkındalığı artırır.
Bu yöntemler, zihni sessizleştirmek ve iç huzuru artırmak için kullanılan yaygın tekniklerdir. Her biri farklı şekillerde çalışabilir, bu nedenle size en iyi gelen yöntemi bulmak için farklı teknikleri deneyebilirsiniz.
-
Eşinizle beraber iş yapmak veya ticaret yapmak, bazı faydalar sağlayabilirken aynı zamanda bazı zorluklar da getirebilir. İşte eşinizle iş yapmanın faydaları ve zararlarına dair bazı önemli noktalar:
Eşinizle beraber iş yapmak veya ticaret yapmanın faydaları:
Ortak hedefler ve vizyon: Eşinizle iş yapmak, ortak hedefler ve vizyonlar oluşturmanızı sağlar. Birlikte çalışarak, ortak bir amaca yönelik birlikte ilerleyebilir ve birbirinizi destekleyebilirsiniz.
İletişim ve güven: İş ortağı olarak eşinizle çalışmak, iletişim becerilerinizi geliştirmenize ve birbirinizle daha iyi iletişim kurmanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, iş ortağınızın eşiniz olması, güven ilişkisi oluşturmanızı kolaylaştırabilir.
İşbirliği ve takım çalışması: Eşinizle iş yapmak, birlikte çalışma ve takım çalışması becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olabilir. Birbirinizi tamamlayabilir, güçlü yönlerinizi birleştirebilir ve daha etkili bir şekilde işbirliği yapabilirsiniz.
Daha fazla zaman birlikteliği: Eşinizle iş yapmak, daha fazla zamanı birlikte geçirmenizi sağlar. İş ve aile yaşamınızı daha iyi dengeleyebilir ve birlikte vakit geçirmekten keyif alabilirsiniz.
Eşinizle beraber iş yapmak veya ticaret yapmanın zararları ve zorlukları:
İş ve özel hayat dengesi: Eşinizle iş yapmanın zorluklarından biri, iş ve özel hayat dengesini korumaktır. İş konularını sürekli olarak ev yaşamına taşımak veya aile sorunlarını işe yansıtmak, ilişkinizi olumsuz etkileyebilir.
Farklı fikirler ve çatışmalar: İş ortağı olarak eşinizle farklı fikirler ve bakış açıları ortaya çıkabilir. Farklılıkların yönetimi ve çatışmaların çözümü, ilişkinizi etkileyebilir ve iş ortamında olumsuz bir atmosfer yaratabilir.
İş ve özel hayat ayrımı: İş ortağı olarak eşinizle beraber çalışırken, iş ve özel hayat ayrımını korumak zor olabilir. Sürekli olarak işle ilgili konuları evde tartışmak veya iş sorunlarıyla ilgili stresi ev ortamına taşımak, ilişkinizi olumsuz etkileyebilir.
Eşinizle beraber iş yapmak veya ticaret yapmanın faydalardan nasıl faydalanabilirsiniz?
İletişimi güçlendirin: Açık ve dürüst iletişim kurmak, işbirliğini ve anlayışı artırır. Sorunları erken aşamada konuşun ve birbirinizi dinlemeye özen gösterin.
Rolleri belirleyin: İşte ve evdeki rolleri net bir şekilde belirleyin. Görev ve sorumlulukların paylaşımı açık ve adil olmalıdır.
Yetenekleri birleştirin: Birbirinizin güçlü yönlerini tanıyın ve bu güçlü yönleri birleştirerek daha verimli bir ekip oluşturun.
Birlikte mola verin: İşle ilgili konular dışında zaman ayırın ve birlikte keyifli aktiviteler yapın. İş dışı zamanlarınızı ilişkinizi güçlendirmek için kullanın.
Zararlardan Nasıl Korunabilirsiniz?
Sınırları belirleyin: İş ve özel hayat arasında net sınırlar belirleyin. İş konularını belirli bir saat veya mekana sınırlayın ve evde aileile ilgili konulara odaklanın.
Çatışmaları yönetin: Farklı fikirler veya çatışmalar ortaya çıktığında, yapıcı bir şekilde iletişim kurun ve karşılıklı anlayışı sağlamaya çalışın. Ortak çözümler bulmak için işbirliği yapın.
Destek alın: Gerekirse bir iş koçu veya danışmanından destek alın. Dışarıdan bir perspektif, sorunları çözmede yardımcı olabilir ve ilişkinizi korumanıza yardımcı olabilir.
Dengeyi koruyun: İş ve özel hayat arasında dengeyi sağlamak için stratejiler geliştirin. Zaman yönetimi becerilerinizi kullanarak iş ve aile yaşamınızı dengede tutun.
İşten uzaklaşın: Zaman zaman işten uzaklaşmak için tatil veya dinlenme süreleri planlayın. Hem iş hem de ilişkiniz için yenilenmek önemlidir.
Sonuç olarak, eşinizle iş yapmanın faydaları ve zararları vardır. İyi iletişim, rollerin netleştirilmesi, birlikte mola verme ve dengeyi koruma gibi stratejilerle faydalardan faydalanabilir ve zararlardan korunabilirsiniz. Her iki tarafın da açık ve işbirlikçi olması, eşinizle beraber iş yapmanın başarılı olmasını sağlayabilir.
-
Koçluk, bir kişinin hedeflerini belirlemesine, bu hedeflere ulaşması için planlar yapmasına ve destek almasına yardımcı olan bir danışmanlık yöntemidir. Bir koç, kişinin kendine güvenini artırmak, öz disiplinini geliştirmek ve motivasyonunu yükseltmek için çalışır. Koçluk, kişisel veya profesyonel hedefler belirleme, kariyer planlama, işletme yönetimi ve daha birçok alanda kullanılabilir.
Koçluk hizmetlerinin faydaları şunlardır:
Hedeflerin belirlenmesi: Koçluk hizmetleri, kişinin hedeflerini belirlemesine yardımcı olur. Koçlar, kişinin ne istediğini ve neye ihtiyacı olduğunu anlamak için sorular sorarlar.
Planlama: Koçlar, kişinin hedeflerine ulaşması için planlar yapmasına yardımcı olur. Kişinin hedeflerine uygun olarak adım adım planlar oluşturulur.
Motivasyon: Koçlar, kişinin motivasyonunu artırmak için çalışır. Kişinin motivasyonu arttıkça, hedeflerini gerçekleştirmek için daha fazla çaba harcar.
Öz disiplin: Koçlar, kişinin öz disiplinini geliştirmesine yardımcı olur. Kişi, hedeflerini gerçekleştirmek için gerekli olan disiplini ve kararlılığı kazanır.
Kendine güven: Koçlar, kişinin kendine güvenini artırmak için çalışır. Kişi, hedeflerini gerçekleştirmek için gerekli olan yeteneklere sahip olduğunu fark eder.
Başarı: Koçluk hizmetleri, kişinin hedeflerine ulaşması için gerekli olan desteği sağlar. Kişi, hedeflerine ulaştığında, daha mutlu ve tatmin olmuş hisseder.
Sonuç olarak, koçluk hizmetleri, kişinin hedeflerini belirlemesi, planlar yapması, motivasyonunu artırması, öz disiplinini geliştirmesi, kendine güvenini artırması ve başarılı olması için gereken desteği sağlar. Bu nedenle, koçluk hizmetleri, kişisel veya profesyonel hedeflere ulaşmak için mükemmel bir seçenek olabilir.
Saygılarımla,
-
Yüksek Derecede Sınav Kaygısı Yaşayanlar için Hipnoz 1 ay Her gece uyurken dinleyebilirsiniz 😵💫 https://podcasters.spotify.com/pod/show/aile-cift-terapist-terapi/episodes/HIPNOZ_YGS_LGS_KPSS_DS_-SINAV_-KAYGISI_-HPNOTERAPI_-UYGULAMASI-e24kpkp/a-a9t0l8v
HIPNOZ_YGS_LGS_KPSS_ÜDS_ SINAV_ KAYGISI_ HİPNOTERAPI_ UYGULAMASI
-
Çocuk Ergen Psikolojisi Çocuk Ergen Eğitimi Çocuk Ergen Psikolog Pedagogları Yaşam Koçu Öğrenci Koçu Eğitim Koçu Sınav Koçu PodCastleri Profesyonel Destek Hattımızı 0544 724 3650 şimdi arayabilirsiniz
👨🏫👩🏫 Kardeşler arası yaş farkı ne kadar olmalıdır? Profesyonel Destek Hattımızı 0544 724 3650 şimdi arayabilirsiniz
Kardeşler arası yaş farkı ne kadar olmalıdır? Profesyonel Destek Hattımızı 0544 724 3650 şimdi arayabilirsiniz En sık sorulan sorulardan biri ne zaman ikinci çocuğu yapmalıyım? Kardeşler arası yaş farkı ideali kaç olmalıdır? Bu yazımda bunlara detaylıca değineceğim. Yaş farkına karar verirken değerlendirilecek konular; anne baba, anne baba ilişkisi, çocuğun gelişim dönemi gibi birçok faktör göz önüne alınmalı ve ondan sonra ikinci bir çocuk için karar verilmelidir. Anne başta olmak üzere, anne ve baba enerji olarak maddi ve manevi hazır hissediyorlarsa, gerçekten ikinci çocuğu istiyorlarsa doğru zaman o zamandır. İdeal olan yaş farkı nedir? Eğer siz psikolojik olarak, duygusal olarak buna hazır değilseniz aralarındaki yaş farkı anlamsız kalıyor. Siz gerçekten istediğiniz için olmalı ikinci çocuk. Çevre baskısı, çocuk baskısı, gelecek kaygısı ile ikinci çocuğu yaparsanız karşınıza çok büyük zorluklar çıkacaktır. İlk iki yıl yeni bir kardeşin olması çok uygun değildir. Çünkü emzirme dönemidir. En azından çocuk o yaşı geçmiş olsun. 4 yaşına kadar çocuk egosantrik yani benmerkezcidir. Anneden çok fazla şey bekler. İstekleri o an yapılsın ister. Yeni bir çocuk gelirse buna ket vurabilir. Hem anne hem de ilk çocuk için zorlayıcı olabilir. Tabii ki bu bir genellemedir. Araştırmalar bu yönlü bir genelleme yapar ve hala da devam etmektedir. Bu ideal yaş farkı anneye göre de değişebilir. Enerjisi yüksek, hem ev işleri hem çocukların işlerini kaldırabilen bir sürü anne tanıyorum. Bazı anneler ise çok çabuk yorulur, Ev işleri, çocukların sorumluluğu ona ağır gelebilir ve kendisi yıprandığı gibi çocuk hatta eş de yıpranabilir. Bu kişinin tamamen kendisi ile alakalıdır. Kendinizi tanıyor ve ben zorlanırım diyen birisiyseniz ikinci çocuğu, ilk çocuğunuz okula başladığı zamanı da tercih edebilirsiniz. Ancak çocuklar arası yaş farkı arttıkça siz de yaşlanıyorsunuz ve bakım verme, ilgilenme düzeyiniz de yavaş yavaş düşüyor. Tabii ki bu durumlarda çocuğun evde ekstra bir bakıcısı olması da iki çocuk yaş farkını azaltabilir. Hamilelik ve doğum kadının beden sağlığını etkileyen bir süreçtir. Doğumdan sonra beden sağlığının toparlanması gereklidir. Bu süre ise ortalama 3 yıla tekabül ediyor. Çocuktan sonra süt verme, gece sürekli kalkma, bakım verme gibi durumlar annenin beden ve ruh sağlığını etkileyen süreçlerdir. Doğum sonrasında gelişen ruhsal rahatsızlıklar da sık görülmektedir. Doğum sonrası depresyonu, doğum sonrası psikozu gibi ruh sağlığını etkileyecek önemli sorunlar ikinci bebeğin dünyaya gelişi ve annenin tekrar bakım sürecine girmesi başka sorunlara neden olabilir. Çevresel koşullar da değerlendirilmelidir. Ailenin ekonomik durumu, birinci çocuk için yaptığı planlamaların ne kadar yerinde gittiği, anne baba arası ilişkinin nasıl sürdüğü ikinci çocuk planlarken bakılması gereken önemli etkenlerdir. 0-3 yaş çocukların bedensel, ruhsal ve beyin olarak hızlı gelişim gösterdiği bir evredir. Bu gelişim beslenme, çevresel koşullar, anne ile olan ilişkisinden etkilenir. Bu süreçte bebek ile anne arasındaki ilişkinin daha fazla olması önerilir. Böyle bir dönemde anne baba da hazır değilse ikinci çocuğun gelmesi demek hem birinci çocuğun gelişimini hem de ikinci çocuğun gelişimini etkiler. Annenin yorgun, henüz kendini toparlayamamış olması, yardım ve destek alamıyor olması, birinci çocukla ilgilenmeyi ikinci çocuktan sonra bırakması ya da azaltması sonucunu oluşturabilir.
👨🏫👩🏫 Çocuk Ergen Psikolojisi Çocuk Ergen Eğitimi Çocuk Ergen Psikolog Pedagogları Yaşam Koçu Öğrenci Koçu Eğitim Koçu Sınav Koçu PodCastleri Profesyonel Destek Hattımızı 0544 724 3650 şimdi arayabilirsiniz
-
BİREYSEL PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK Kişisel Gelişim Eğitimi Yetişkin Psikologları Yaşam Koçları Eğitim Koçları Sınav Koçları Kariyer Koçları Yönetici Koçları Kurumsal Koçlarımızdan Profesyonel Destek Alın
👨🏫👩🏫 Horlamanın Psikolojik Nedenleri:Horlamanın psikolojik nedenlerden etkileniyor. HORDESTEK 05447243650
Horlamanın psikolojik nedenleri Horlamanın psikolojik nedenlerden etkilendiği bilinen bir şeydir. Uyku üzerinde de iki şekilde etkide bulunur. Horlamanın psikolojik nedenlerden etkilendiği bilinen bir şeydir. Uyku üzerinde de iki şekilde etkide bulunur. Bunlardan birincisi stres altındayken uykunun derinleşmesinin zorlaşmasıdır. Uykunun derinleşmesinin zorlaşması ise doğrudan uyku düzenini bozan bir durumdur. Uykudan alınan verimi azaltır. Çünkü dinlenme, esasen derin uyku fazında gerçekleşir. Stres, derin uyku fazını kısaltan bir etkendir. Öte yandan bu özelliğiyle stresin horlamayı azaltması beklenirken, yapılan çalışmalarda stresin horlamayı arttırdığı gözlenmiştir. Uzun süre kronik olarak stres altında olan kişilerde, eğer zaten horlamaya bir yatkınlık varsa, stresle birlikte horlamanın arttığı, stresin çözülmesiyle birlikte azaldığı gösterilmiştir. Geçici horlamalar Stresle günlük horlamaların bire bir bağlantısını kurmak çok kolay değildir. Stresten çok günlük beslenme alışkanlıkları, alkol alımı, aşırı yorgunluk gibi derin uykuyu arttıran etkenler, horlamayı biraz daha arttırma eğilimindedir. Özellikle mevsimsel horlama ya da bazı zamanlarda horlama bazı zamanlarda horlamama durumunun açıklaması ise, mukozalardaki kuruma şeklindedir. Yani yaz aylarında horlamayan bir kişi, kışın havalandırma sistemlerinin çalışması ya da kaloriferlerin çalışması sonucunda horluyorsa, kuru hava ve nemlendirmenin sağlanmamasından dolayı olabilir. HORKES DESTEK 05447243650 hattımızı arayın.
👨🏫👩🏫 Çocuk Ergen Psikolojisi Çocuk Ergen Eğitimi Çocuk Ergen Psikolog Pedagogları Yaşam Koçu Öğrenci Koçu Eğitim Koçu Sınav Koçu PodCastleri Profesyonel Destek Hattımızı 0544 724 3650 şimdi arayabilirsiniz